AlbümlerKült Albümler

Bülent Ortaçgil | Benimle Oynar Mısın (1974)

Yaklaşık iki aydır BirGün Gazetesi’nde kültür — sanat muhabiri olarak staj yapıyorum. İktisat öğrenciliğini bırakıp Gazetecilik bölümüne geçme motivasyonum da müziğe ve müzisyenlere yakın olmakla doğrudan ilgiliydi. Daha stajın ikinci haftasında, birkaç günde üç kez Bülent Ortaçgil ile yolum kesiştiğinde ise bunun ne kadar güzel bir motivasyon olduğu benim için bir kez daha kanıtlanmış oldu. Elli Buçuk albümü için Işıl Çalışkan ile önce söyleşiye gittik ve ben o söyleşide fotoğraflar çektim. Daha onun heyecanını sindiremeden albümün basın lansmanı ve üstüne bir de konser derken yıllardır hayranlıkla ve uzaktan takip ettiğim bir sanatçı ile muhteşem anılar biriktirmeye başlamış oldum.

Söyleşi sırasında çektiğim fotoğraflardan biri.

İkinci haftada Pencere Önü Çiçeği’ni yazmıştım, o nedenle solo bir albüm bile olsa Bülent Ortaçgil için biraz daha beklemek istedim ve son iki haftada iki Bülent Ortaçgil konseri kaçırıp ikisinin olduğu akşam da Şişhane’de, aynı mekanda kendimi bira içerken buldum. Bu kaçan iki konserin acısını bir nebze dindirmek için ise plakçıya gittim ve kıymetlimiz Rainbow45’in yeniden yayınladığı Benimle Oynar Mısın albümünün plağını aldım. Aslına bakılırsa son yayınlanan Elli Buçuk albümünün plağında da gözüm var ama onu da daha sonra alacağım umarım. Yalan yok, o kadar sevdiğim Bülent Ortaçgil şarkısı varken yeni bir albümün, benim için özel bir yere sahip olacağını düşünmezdim ama Elli Buçuk’un ilk parçası Elli, büyük ustanın bütün şarkılarından parçalar bulunduran muhteşem bir eser olarak beni kendisine aşık etti. Ayrıca Elli Buçuk özelinde yaşadığım anılar da bu albümü değerli kıldı tabii ki.

19.05.2022, BirGün Gazetesi, Işıl Çalışkan

Benimle Oynar Mısın’ı konuşmaya başlamadan önce Bülent Ortaçgil’in son zamanlarda gazetemizden Işıl Çalışkan’a verdiği söyleşi başta olmak üzere bütün söyleşilerini okumanızı/dinlemenizi öneriyorum. Gerçekten bilge ve saygıdeğer bir insan, tanışma şansım olunca bunu daha net gördüm. Ayrıca son albümü dinlerseniz siz de seveceğiniz bir şeyler bulabilirsiniz. Şimdi esas konumuza, Ortaçgil’in kült albümü Benimle Oynar Mısın’a gelelim.

İlk olarak albümün şarkı listesi:

1. Günaydın

2. Kediler

3. Olmalı Mı Olmamalı Mı

4. Anlamsız

5. Her Şey Sevgiyle Başlar

6. Suna Abla

7. Bahar Türküsü

8. Benimle Oynar Mısın

9. Yağmur

10. Sen Varsın

11. Yüzünü Dökme Küçük Kız

12. Şık Latife

13. Dört Kişili Düş

14. Günaydın II

Yazıyı okurken albümü dinlemek isteyenlere geleneksel hizmetimiz için tıklayabilirsiniz.

Albümün Kısa Hikayesi

Bülent Ortaçgil | Benimle Oynar Mısın (1974, 1 Numara Plakçılık)

70’lerin albümlerinden her bahsettiğimizde vurguladığımız bir olgu var. Özellikle 70’lerin ilk yarısında 45’likler çok daha ön plandayken 33’lük plaklar, yani günümüzde albüm olarak tanımlanabilir, bu ikili 45’liklerin derlemesiyle hayat buluyor. Bülent Ortaçgil’in ise müzik yolculuğunda yalnızca iki 45’liği var. Bunlardan biri 1970 yılında Disko Müzik etiketiyle yayınlanan ‘Anlamsız / Yüzünü Dökme Küçük Kız’, diğeri ise 1974 yılında 1 Numara Plakçılık etiketiyle yayınlanan ‘Olmalı Mı, Olmamalı Mı / Şık Latife’ plakları. Bu parçaların hepsi Benimle Oynar Mısın albümünde de yer alıyor.

Bülent Ortaçgil’in 45’likleri (Discogs)

Albüm bu dört parça haricinde ise yeni parçalarla yayınlanan başlı başına bir albüm niteliğini taşıyor. Bülent Ortaçgil’in şu sıralar dostları ve sevdikleriyle kutladığı yaklaşık elli yıllık müzik yolculuğunun ilk ciddi adımı olan albüm, hem sanatçının kendi külliyatında hem de memleketimizin müzik hafızasında her geçen gün daha da değerlenen bir kült niteliğini taşıyor. Her geçen gün daha değerli bir albüm haline gelmesinin altını çizmek gerekir çünkü Derya Bengi’nin 70’li Yıllarda Türkiye: Sazlı Cazlı Sözlük kitabında anlattığına göre bu albüm, yapımcı Ali Kocatepe tarafından büyük ve iddialı bir tanıtım ile sunuluyor, denetimlerden geçip radyolarda çalınmaya başlıyor ama ilk etapta beklenen ilgiyi görmeyerek o dönem için bir hayal kırıklığı yaşıyor.[1] Tabii esas kıymetli olan budur ya aradan geçen yıllarda özellikle Benimle Oynar MısınŞık Latife ve Olmalı Mı Olmamalı Mı gibi parçalar başta olmak üzere albümün kıymeti anlaşılıyor ve aradan geçen 40 küsür yıldan sonra albümün plakları yeniden raflarda yer alıp dinleyiciyle buluşuyor. Hatta tam da bu dönemlerden birinde Murat Meriç’in Evrensel’e yazdığı, “45 yıldır hep taze…” başlıklı, çok kıymetli bir yazı var, okumanızı öneririm. Değerli olanın kendini başta göstermeye ihtiyacı yoktur, o zamanla kendi kıymetini fark ettirir ya hani… İşte Benimle Oynar Mısın de böyle bir albüm. Albüm yayınlandığında dünyaya gelmesine 21 yıl kalmış olan ben, bugün bu albümün plağını alınca eve çocuk mutluluğuyla geliyorum ve bu duyguda yalnız olmadığımı biliyorum.

Albümü Özel Kılan Detaylar

Benimle Oynar Mısın’ın Çekirdek Sanat Evi Baskısı (Discogs)

Eğer çocukluğunuzda mahallenizdeki akranlarınızdan farklı bir mizaca sahip olduğunuz için yalnız kaldıysanız, bu sizi bazen hüzünlü bir insan yapsa da aynı zamanda kendisiyle çok erken yaşlarda başbaşa kalma şansı yakalamış, naif bir insan olmanızı sağlamış olabilir. Benimle Oynar Mısın albümünün buna benzer bir hissiyatı var. Ne ahkam kesiyor ne slogan atıyor ne öğüt veriyor ne de sitem ediyor bu albüm; yalnızca naif bir biçimde öyküler anlatıyor. Belki gözlem, belki hayal gücünden doğuyor bu hikayeler ama sonuç olarak ortaya edebi yönden gücünü sakinliğinden ve huzurlu anlatımından alan bir albüm çıkıyor. Bu anlatım, kendini kabull ettirmek zorunda hissetmeyen bir yapıda olduğu için kıymet görmesi uzun yıllara periyodik bir biçimde yayılıyor. Çünkü bu türdeki albümler; emekle ve sabırla keşfedilir. Bu albümleri seven insanların genellikle herkesin gittiğinden farklı yolları vardır ve bu yollar, özellikle farklı arayışları olan gençlerin ilgisini çeker. Bizler de o ana yoldan sapıp bu gizemli yollarda elimizde fenerle gezmeye başlayan şanslı insanlarız. Bu yolu dikenlerinden arındıranlara ise en azından teşekkür ve saygı borçluyuz. İşte Benimle Oynar Mısın’ı özel kılan detaylar…

2000 yılında Piccatura etiketiyle basılan CD (Discogs)

Hayalperest ve Cesur Bir Albüm: Bu iki kavramdan biri çok naif diğeri ise çok bıçkınmış gibi görünse de hayal ve cesaret birbirini son derece destekleyen iki duygu. Zaten bahsettik, dönemindeki müzik dünyasında bir kategoriye yerleştirilmesi çok kolay olmayan, ki Bülent Ortaçgil’in bundan memnun olduğunu tahmin etmek zor değil, bir albümden söz ediyoruz. Bülent Ortaçgil’in yaptığı müzik, tabuları yıkan ve fark yaratan bir müzik ise bunda başrolü oynayan albüm Benimle Oynar Mısın’dır. Zira sonradan buradaki şarkılar, Erkan Oğur başta olmak üzere pek çok iyi müzisyenin bir araya geldiği ekiplerle, Eski Defterler gibi albümler veya konserlerde akustik rock tınılarına yaklaşmış olsa da bu albümde bir hayli soft bir müzikle karşılaşıyoruz. Hem sözler hem de müzikler, özellikle popüler müzik dinleyicilerinin kolaylıkla benimseyebileceği türde değil ama bugün dönüp baktığımızda Bülent Ortaçgil, memleket müziğinde çığır açan, Hasan Saltık’ın benim de katıldığım deyişiyle Fikret Kızılok ile birlikte kent müziğini en iyi yapan insanlardan. Benimle Oynar Mısın, nereden bakarsak bakalım bu yolculuğun en kıymetli duraklarından biri. O dönemde büyük beklentiye rağmen ilgi görmeyen ama 2000’lerden sonra hem Türkiye’de hem de İspanya ve Güney Kore’de basılan albümü büyük bir cesaretle sundukları için Bülent Ortaçgil ve yapımcı Ali Kocatepe başta olmak üzere albümde emeği geçen herkes, büyük saygı hak ediyor.

Müzikseverler İçin Bir Hazine: Müzik seven insanlar, birbirleri ile muhabbet ederken sözlü ve yazılı iletişim kültürünün adeta kitabını yazarlar. İyi müzik dinleyicilerinin birbirlerine kattığı değerleri anlatmakla bitiremeyiz. Benimle Oynar Mısın gibi kült albümlerin kıymeti bir kez bilindikten sonra bunun geri dönüşü yok. Çünkü bilinirliği uzun yıllara yayılarak artan albümler, aynı zamanda güzel bir hikaye yaratmış oluyorlar. Bu hikaye, günümüzde kendisini meşhur eden ve milyonlarca dinlenen bir iki şarkısının ismi altında ezilerek iki yılda unutulup giden şarkıcıların yaşadığı popülariteye benzemez. Birkaç asır öncesindeki ozanlar, bir asır öncesindeki kıymetli müzisyenler nasıl anılıyorsa Bülent Ortaçgil de onlar gibi kuşaktan kuşağa anlatılmaya devam edecek. Sürekli gözümüzün önünde olan, bize dayatılan olguların varlığı/yokluğu bizim için nasıl fark etmiyorsa anlamak ve hissetmek için büyük emek verdiğimiz, Benimle Oynar Mısın gibi albümler ise çocuklarımıza ve görürsek torunlarımıza, bu memlekette yaşadığımız için gururla ve heyecanla anlatmaya devam edeceğimiz eserler olacak. Bu anlatılarımızı o günlere taşırken zorlanmamak için ise içimizi yazılarımıza ya da müzik sohbetlerimize dökmeye devam edeceğiz. Benimle Oynar Mısın ismi geçtiğinde ise hepimizin gözlerinde aynı heyecan olacak.

Bülent Ortaçgil

Elli’de Geçen Şarkılar: Bu ufak başlıkta son albüme göndermede bulunacağım. Bülent Ortaçgil’in şarkılarından sudoku yaptığını belirttiği Elli’de Benimle Oynar Mısın’dan da parçalar yer alıyor. Günaydın ile başlanan yeni bir günden ve Suna Abla’ya giden latifelerden söz eden usta sanatçı, nakaratta da “Kim oynuyor benimle?” diye soruyor. Haa, bir de:

“Sen varsın diye, daha yeni tutturmuşum

Küçük şeylerde kaybolmuşum”

Emeğe Saygı Köşesi

2000 yılında Piccatura etiketiyle yayınlanan CD (Discogs)

Benimle Oynar Mısın’da yer alan isimleri sıralayınca insanda önünü ilikleme isteği doğuyor. Albümde emeği geçen insanlar:

  • Yazar, Vokal, Gitar: Bülent Ortaçgil
  • Yapımcı: Ali Kocatepe (1 Numara Plakçılık)
  • Bas Gitar & Aranje: Onno Tunç
  • Davul: Cezmi Başeğmez
  • Piyano: Ergün Pekakçan
  • Elekto Tenor Saksafon: Erol Duygulu
  • Trompet: Erdoğan Ergun, Metin Örser, Tuncer Özcan
  • Vibrafon, Flüt, Trombon: Atilla Özdemiroğlu
  • Kayıt: Sıtkı Acim, Taner Çelensü
  • Kapak İllüstrasyon: Sona Sıraypan, Nükhet Ruacan

Kapanış

Bülent Ortaçgil ve Erkan Oğur, Sensiz Olmaz’ı çalıp TRT ekranlarında tarihi anlar yaşatırken…

Benim Bülent Ortaçgil ile tanışmam, Erkan Oğur’a hayranlığım sayesinde gerçekleşmişti. TRT kayıtları olarak YouTube’da yer alan Büyük Cevizin Dibi ve Sensiz Olmaz performansları, halen gecenin belli saatlerinden sonra ayaktaysam pencereyi açıp dışarıdaki hafif rüzgarın yarattığı dip ses eşliğinde izlediğim, duygulanınca tekrar tekrar arkadaşlarıma ve sevdiklerime göndermekten bıkmadığım videolar arasında yer alıyor. Aynı şekilde Değirmenler’in Eski Defterler’deki ve Senfonik Ortaçgil’deki versiyonları sayesinde Bülent Ortaçgil ve Erkan Oğur’a karşı duyduğum sevgi perçinleniyor. Özellikle de o müthiş solo… Bunları anlatma sebebim, benim için Pencere Önü Çiçeği ve Benimle Oynar Mısın’a giden yolların buradan geçmiş olması. Çok sevdiğim ve nihayetinde bu sitede anlatmış olduğum iki albümü bu çıkış noktasından hareket ederek keşfettim. O yüzden Bülent Ortaçgil ile birlikte Erkan Oğur’a da saygılarımı, sevgilerimi belirtmiş olayım. Bu yazıyı büyük bir heyecanla yazdım. Aşağı yukarı tüm yazılarımı küçük de olsa bir kaygıyla paylaşırken bugün bu satırları nedense tamamen içime sinerek tamamlıyorum. Okuduğunuz için çok teşekkür ederim.

Bu Albümün Nesi Güzel’den bu haftalık bu kadar. Eğer beğendiyseniz Medium hesabımızı takip etmenin yanı sıra podcastimizi takip etmek için Spotify, bültenimize abone olmak için Revue, sosyal medya hesaplarımızı takip etmek için ise Twitter ve Instagram hesaplarımızı da takibe alabilirsiniz. Okuduğunuz için çok teşekkürler, haftaya görüşmek üzere…

Dipnotlar

[1] Bengi, D. (2020), 70’li Yıllarda Türkiye: Sazlı Cazlı Sözlük -Görecek Günler Var Daha-. İstanbul: YKY.

Erkin Can Seyhan

Gazeteci, müzik aşığı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir