Fikret Kızılok | Zaman Zaman (1983)
Fikret Kızılok’un Zaman Zaman albümü, sanatçının yolculuğunda dönüm noktalarından biriyken Kızılok’un romantik, hüzünlü ve naif yönünü yansıtıyor.
Erkin Can Seyhan | erkin@nedenozel.com
Bu sitenin ilk yazısı, başlangıçta bu site için yazılmamış olan bir yazıydı. Pentagram’ın Unspoken albümünü konuşmuştuk. “Bu Albümün Nesi Güzel?“ sorusunun yanıtını, bu sitenin esas formatına uygun olarak aradığım ilk yazıya konu olan albümde ise Fikret Kızılok ve Bülent Ortaçgil başroldeydi: Pencere Önü Çiçeği.
Ancak, bu iki ustanın birlikte yaptığı bu albüm benim için ikisinin de en kıymetli albümü olsa da hem Kızılok’u hem de Ortaçgil’i solo çalışmalarıyla ayrı bir şekilde incelemenin önemli olduğunu düşünüyorum. Bu düşüncemin Bülent Ortaçgil ile ilgili kısmını zaten Benimle Oynar Mısın albümünü konuştuğumuz yazıda anlatmıştım. Şimdi ise biraz Fikret Kızılok’tan söz ederek muhabbetimize devam edelim.
Fikret Kızılok, farklı zamanlarda farklı türlerde şarkılar ve albümler ortaya koymuş bir isim. Onu tanımlayan tek bir şarkı ya da albüm bulmak çok zor. Bana kalırsanız onu bir albümle özdeşleştirip “İşte bakın Fikret Kızılok müziği bu” diye jenerik bir cümle kurmaya da gerek yok. Ancak, her ne kadar 45’liklerinin art arda geldiği erken 70’ler dönemindeki Fikret Kızılok şarkıları benim için müthiş bir kıymete sahip olsa da Fikret Kızılok’un Zaman Zaman albümündeki tarzı, benim tanıştığım ilk Fikret Kızılok tarzı olarak özel bir yere sahip. Madem ki yalnızca bir albümden konuşacağız ve bu konuda başlangıç için bir tercih yapmak zorunda kalacağım, işte o zaman benim için Fikret Kızılok her şeyden önce Zaman Zaman’dır. Zaman Zaman’ın kıymeti, yalnızca benim ilgimle de ölçülemez. Harika şarkılar, albüm üzerine tartışmalar, bestelenmiş şiirler, halk ozanları, şahane video klipler… Her şey burada. O halde başlayalım.
İlk olarak albümün şarkı listesi:
- Yeter Ki
- Zaman Zaman
- Serserinim
- Güzel Ne Güzel Olmuşsun
- Oysa Ben
- Uyku Kardeşim
- Tek Başına
- Sevda Çiçeği
- İki Parça Can
- Gözlerim Denizde
Yazıyı okurken albümü dinlemek isteyebilirsiniz. Yeni sitenin nimetlerinden yararlanıp albümü şuraya gömüyorum:
Albümün Kısa Hikâyesi

Fikret Kızılok, 60’ların sonu ve 70’lerin ilk yarısında, esasen Anadolu pop dediğimiz ama sonraki yıllarda daha çok Anadolu rock olarak andığımız müziğin en güçlü yorumcularından biri. O dönem kendi bestelerinin yanı sıra özellikle Aşık Veysel ile kurduğu yakın dostluk ve 45’liklerinde yorumladığı Veysel eserleriyle adeta bir halk müziği sanatçısı olan Kızılok, harika plaklar dolduruyor. O dönemden özellikle “Yumma Gözün Kör Gibi / Yağmur Olsam” adlı 45’liği, neredeyse her gün dinlediğim ve sizlere de şiddetle önerebileceğim iki güzel şarkıyı bir araya getiriyor. Derya Bengi’nin deyişiyle “Fikret Kızılok’un ikinci dönemi” olarak tanımlanan, 80’lerin başlarında ise Kızılok, tarz olarak ve hatta albüm kapağı olarak da nev-i şahsına münhasır, muhteşem bir albümü dinleyicilerine sunuyor: Zaman Zaman
Bu yıllar, aynı zamanda Fikret Kızılok’un önemli temsilcilerinden biri olduğu Çekirdek Sanat Evi ekolünün harika işlerle müzik belleğimize altın hatıralar doldurmasının çok yakın olduğu yıllar. Yazının başında söz ettiğim Pencere Önü Çiçeği albümü, albüm hakkındaki yazımda da anlattığım üzere, bu ekolün ortaya çıkardı en güçlü albüm. İşte Zaman Zaman, Fikret Kızılok’un Anadolu pop figürü olduğu yılların ardından daha şiirsel ve sound olarak daha soft eserler ortaya çıkardığı çalışmalar arasındaki başyapıtlardan biri.
Albümü Özel Kılan Detaylar

Zaman Zaman, her şeyden önce tarihsel olarak 12 Eylül’ün sonrasındaki yıllarda çoraklaşma yoluna giren kültürel yolculuğumuzun içinde bu vasatın karşısında duran, daha sonraki yıllarda Özallı yılların yarattığı eleştirilmeye değer konuların da etkisiyle politik tavrını eserlerinden esirgemeyecek olan Fikret Kızılok’un en sakin, hüzünlü ve huzurlu anlatılarından biri. Daha sonra 1989 yılında yayınlanacak olup bugün bile en popüler olan Fikret Kızılok şarkılarının büyük bir kısmına hayat verecek olan Yana Yana albümü ile, isminde yine bir ikileme taşıyan Zaman Zaman albümü bir konuda büyük benzerliğe sahip. Her iki albümde de duygular, hisler, sazlar ve sözler zihnimize, kalbimize o kadar iyi nüfuz ediyor ki Fikret Kızılok’un bu albümlerde icra ettiği şarkıları her an her yerde dinlemek yürek istiyor. Örneğin albüme ismini veren Zaman Zaman, aslında mutluluk olarak nitelendirilebilecek duygular içerse de tatlı bir hüzünle birlikte insanı kendisine çekiyor. Yeter Ki ve Serserinim de bu duygudan farklı değil. Albüm, bir müzik çalışması olarak özel bir yere sahip olduğu gibi duygusal bir anlatım olarak da özel bir yere sahip. Her an “tüketilebilecek” bir yapısı yok.
Hürriyet gazetesinin internet sitesinde yayınlanan “Türkiye’nin en iyi 100 albümü” listesinde yer verilen Zaman Zaman’ı Sedat Ergin çok kısa ve net bir şekilde özetlerken şu harika cümleyi kurmuş:
“‘Zaman Zaman’ bestelerin özgünlüğü açısından önemli. Yalınlığı açısından önemli. Müzikte tevazu içinde kalınarak da pekâlâ çok şey söylenebilir; bunu göstermesi bakımından önemli.”[1]
Alıntıladığım cümledeki tevazu tanımı gerçekten önemli. Çünkü bir gün şakayla karışık da olsa Fikret Kızılok ile ilgili “Hayatta olmadığı halde karşılaşsam çekinebileceğim tek insan” cümlesini kullanmıştım. Bunun sebebi ise Fikret Kızılok’un çok sevdiğim eleştirel şarkılarındaki dik tutumu ve müzik üzerine gerçekleştirdiği tartışmalardaki tavizsiz tavrıydı. Aslına bakılırsa, zaten yakın da dostlardı, Fikret Kızılok ve Ferhan Şensoy bu konuda çok benzer iki insanlardı. İkisi de kimi zaman muzip kimi zaman ise fazlasıyla eleştirel ve ilkeleri uğruna agresif tavırlar ortaya koyan insanlardı. Bundan dolayı ikisini de çok seviyoruz ve saygıyla anıyoruz. Ancak, Zaman Zaman’da Fikret Kızılok o mizacından çok farklı, çok sakin ve aslına bakıldığında onlarca dizeye ses vermiş olduğu halde fazlasıyla içine kapanık, naif bir anlatıma sahip. Bu, Zaman Zaman’ı Fikret Kızılok’un çalışmaları arasında ayrı bir yere koyuyor. Kaldı ki sevgili Murat Meriç de Fikret Kızılok’u anlattığı bir yazısında Kızılok’u “Mahallenin ‘huysuz ihtiyarı’” olarak tanımlarken Zaman Zaman albümünü onun romantik bir molası olarak tanımlıyor.[2]
Zaman Zaman’ı bana göre özel kılan bir diğer konu ise, kaldı ki video klip izlemeyi pek de sevmediğim halde, albüme ismini veren Zaman Zaman şarkısının video klibidir. 2000’lerin sonu ve 2010’ların başlarında, ortaokul ve lise dönemlerimi yaşarken yaz gecelerinde geç uyumak konusunda abartılı bir hassasiyete sahip olmayı cool bir tutum zannediyordum. Geç yatıyordum da çıkıp sokaklarda mı vakit geçiriyordum? Tabii ki hayır. Ya film izleyip ya da müzik dinlediğim o yaşlarda geceleri video klipleri izlemeye bayılıyordum. O yıllarda Kanal D ya da Star TV sabaha karşı “Müzik saati” minvalinde bir isme sahip olan bir yayın yapıyordu. Hafızam beni yanıltıyor olabilir ama sonuç olarak televizyon ekranında gördüğüm konsept buydu. İşte o yaz aylarında, sabaha karşı izlediğim klipler arasında, diğer video kliplerden farklı olan ve aslında bir canlı performans videosunu andıran Zaman Zaman klibine çok sık rastlıyordum. Son derece sade, basit ve doğal olarak harika bir akışa sahip olan bu klipte Fikret Kızılok’u ud ve bağlama çalarken ve kameraya mahcup bir yüz ifadesiyle bakarak şarkısını söylerken izliyorduk. Zaman Zaman’ın klibinden bize yansıyan o mistik ve nostaljik atmosferin de etkisiyle yalnızca şarkının kendisi değil; Zaman Zaman albümünün bütünü muhteşem bir esere dönüşüyor. Hatta öyle ki bu klip sayesinde ud sempatim bile artmış olabilir. Sahi ya, ud ne güzel enstrüman…
Zaman Zaman, hem Fikret Kızılok’un yazdığı sözlere hem de halk ozanlarının ve şairlerin dizelerini taşıyor. Fikret Kızılok’a ister kent ozanı ister modern halk ozanı diyelim, her şekilde yaşadığı coğrafyanın müziğini de Batılı formlara ait müzikleri de harika biçimde yorumladığı bir gerçek. Öncelikle Fikret Kızılok’un harika söz yazarlığını ve besteciliğini vurgulayarak bu albümün folk-pop unsurları taşıyan güçlü bir singer-songwriter albümü yönü olduğunu belirtebiliriz. Bununla birlikte 70’lerde Aşık Veysel ile kurduğu bağı bu albümde de Karacaoğlan ile kuran Kızılok, harika bir Güzel Ne Güzel Olmuşsun bestesi ortaya koyuyor. Özellikle nakarat anında Kızılok’un sakinleşen ve kalınlaşan vokali, şarkının huzura kavuştuğu anlar olarak ruhumuza işleniyor. Bunun yanı sıra albümün nispeten hareketli şarkılarından biri olan Uyku Kardeşim, Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun; İki Parça Can ise Ahmed Arif’in dizelerinden hayat bulan müzikler. Zaman Zaman’da Fikret Kızılok’un sözlerini yazdığı şarkılar arasında Yeter Ki, Serserinim, Zaman Zaman ve Sevda Çiçeği gibi eserler Kızılok’un romantizmini ifade ederken albüme zenginlik katan ve bu coğrafyanın usta şairlerinin dizelerinden ilham alan şarkılar da Zaman Zaman’daki çeşitliliği destekliyor.
Sevda Çiçeği’ne ayrı bir paragrafta değinmek gerek. Zira bizim kuşağımızın, çağımızın efsanesi mor ve ötesi’nden güçlü bir rock şarkı olarak hayranlıkla dinlediği bu şarkının sözleri Fikret Kızılok’a ait. Buraya kadar tartışmalı bir nokta yok ama şarkının bestesi üzerinde birtakım tartışmalar var. Bu şarkının müziği, Orhan Gencebay’ın 1970’lerin başında bestelediği Tanrıya Feryat ile neredeyse aynı. Bence bu çok hoş bir benzerlik ve esinlenme varsa da harika bir esinlenme. Kaldı ki, müziğin Orhan Gencebay’a ait olduğu bilgisinin kabulüyle, doğrudan “Söz: Fikret Kızılok Müzik: Orhan Gencebay” şeklinde bir imza da taşıyabilirdi. Ancak, sonuç olarak burada bir tartışma var. Bu tartışma hakkında sağdan soldan görüp duyduğum bir şeyler var ama eksik kalır. En sağlam kaynak olarak gördüğüm, Derya Bengi’nin Sazlı Cazlı Sözlük’ünün 80’ler cildine gidiyoruz:
“Gencebay’a göre ‘Sevda Çiçeği’ müziğinin altındaki Fikret Kızılok imzasının bir geçerliliği bulunmuyordu. Kızılok’sa plakta kendi bestesi olarak lanse ettiği şarkı hakkında, gazetecilerin sorularına Abdülbaki Gölpınarlı, Rauf Yekta Bey, Itrî, Bach, Borodin gibi bir dizi karmaşık referansla yanıt veriyor, aslında ezginin nikriz makamında eski bir Bektaşi nefesi olduğunu, yalnız ‘Sevda Çiçeği’ni değil, aynı albümdeki ‘Serserinim’i de benzer bir kaynaktan derlediğini iddia ediyordu. Kısacası Gencebay ve Kızılok telif hakkı yasaları önünde belki karşı karşıya gelmişlerdi ama ezgilerin kardeşliği hukukunda yan yana düşmüşlerdi.”[3]

Derya Bengi, bu cümlelerin devamında Sevda Çiçeği’nin David Bowie’ye ait “The Width Of A Circle” parçasında da çağrışımları bulunduğuna vurgu yapıyor ve mor ve ötesi’nin 2004 yılındaki Dünya Yalan Söylüyor albümündeki Sevda Çiçeği yorumu için de “Bowie’yi anımsatan bir yorum” değerlendirmesinde bulunuyor. Bu arada, Dünya Yalan Söylüyor hakkındaki yazıyı yazdığımda da Sevda Çiçeği konusunda değinmiştim. Dilerseniz buradan okuyabilirsiniz.
Emeğe Saygı

Bu albümün “emeğe saygı” köşesinde dikkatimi çeken bir güzelliğe vurgu yapmak isterim. Zaman Zaman, bütün fiziki formatlarda toplamda onun üzerinde baskı yapmış bir albüm. Çekirdek Sanat Evi baskısı da dahil olmak üzere farklı kapak görselleri ve formatlarda yayınlanan bu albümün, bugünlerde elden ele dolanmış hatta dolanmaya devam eden bir albüm olarak fiziki formatlarıyla da bu kadar rağbet görmüş olması çok kıymetli. Şimdi albümün mutfağı emeği geçenlere değinelim:
- Fikret Kızılok: gitar, vokal
- Günnur Perin: bas
- Zafer Köke: çello
- Burhan Bayar: ney
- Aret Sevan: tabla
- Korkut Sarıgül: kayıt, düzenleme
- Ergin Bener: miks, yapım
- Yonca Plak: yapım şirketi
Kapanış

Çok zor, çok yorucu, bir günün on gün gibi yaşandığı zamanların ardından büyük bir mutlulukla belirtmeliyim ki yeni bir site tasarımına sahip olmak benim için heyecan verici. Sitenin yeni haliyle yeni yayınlanan ilk yazısı olarak Zaman Zaman’ı konuştuk. Zaman Zaman, yazının başında da dediğim gibi her an dinlenebilecek, tüketmeye kıyılacak bir albüm değil ama biz zaten bu albümlerin dostluğuna sığınma ihtiyacını sık sık yaşayan bir canlı türüyüz. O nedenle bir yandan da kulağınızı korkak alıştırmayın, bol bol dinlemeye devam edin derim. Naçizane tavsiyem olsun. Bir sonraki yazıda görüşene dek hoşçakalın.
Saygılarımla
[1] https://www.hurriyet.com.tr/kelebek/keyif/turkiyenin-en-iyi-100-albumu-40434983
[2] https://www.gazetekadikoy.com.tr/yazarlar/murat-meri/sarkili-kadiky-tarihi—8-mahallenin-huysuz-ihtiyari-fikret-kizilok
[3] Bengi, D. (2020). 80’li Yıllarda Sazlı Cazlı Sözlük: “Yaprak Döker Bir Yanımız”. İstanbul: Yapı Kredi Yayınları.